OSTEOPOROZ BESLENMESİ EŞİTTİR KALSİYUM VE DOĞAL
MİNERALLİ SU
Yediklerimiz ve hiç
yemediklerimiz, düşündüklerimiz ve düşünmeyi hiç düşünmediklerimiz,
yaptıklarımız ve ne olursa olsun yapmadıklarımız... Vücudumuzun içinde olan
biteni belirleyen de tam olarak bunlar.
Yediklerimizi ve
düşündüklerimizi değiştirerek vücudumuzdaki neredeyse her şeyi
değiştirebileceğimizi çoktandır biliyoruz. O halde neden yapmıyoruz?
Osteoporoz
döneminde de süreci esas belirleyen etkenlerin başında beslenme şeklimiz
geliyor. Size hiç de zor, zahmetli, karmaşık ve demoralize edici gelmesin;
yapmanız ve bilmeniz gerekenler son derece basit. Yeter ki bu dönemde en
iyisini yapmaya kararlı olun.
Osteoporoz nedir?
Osteoporoz, toplam
kemik kütlesinin azalmasıyla karakterize bir hastalıktır. Kemik kitlesinin
azalmasıyla kemikler zayıflar ve normalden çok daha kolay kırılabilir duruma
gelir. Gelişmiş ülkelerde en sık görülen kemik hastalığıdır.
Kimlerde görülür?
Genellikle 50
yaşını aşmış ve menopoza girmiş kadınlarda görülür. Menopozdan sonraki dönemde kadınların
çoğunda, erkeklerde ise 55 yaş sonrası kemik kütlesinde kayıplar oluşur. Kadınlarda
bu oran erkeklere kıyasla daha yüksektir.
Osteoporozun sebepleri nelerdir?
Menopozda östrojen
azalması
Yetersiz kalsiyum
ve D vitamini alımı
Kalsiyum emiliminin
azalması
İdrarla kalsiyum
atımının artması
Sigara içmek, aşırı alkol ve
kafein kullanmak
Yetersiz fiziksel aktivite, fazla protein alımı
Günde ne kadar kalsiyum almalıyım?
Günlük kalsiyum
alımı sağlıklı bir bireyde 1000 mg düzeyinde olmalı. Tabii bu normal koşullar
için geçerli. Kadınlarda menopoz sonrası dönemde günde 1500 mg, adölesanlarda ise günde 1200 mg alınmasını
öneriyoruz.
Kalsiyum kaynakları neler?
Kalsiyumun en iyi kaynakları
süt ve süt ürünleri. Günde 2 su bardağı süt ve yoğurt tüketmek, günlük kalsiyum
gereksiniminin yarısından fazlasını karşılar. Sütün şekeri olan laktozu
sindiremeyen yani laktoz intoleransı olan kişilere ya da başka bir nedenle süt
ve süt ürünlerini tüketemeyen kişilere ise yüksek kalsiyumlu doğal mineralli suları
içmelerini tavsiye ediyoruz.
Kalsiyum denilince
genelde ilk akla gelen süt, peynir vs olur ama pekmez, kuru baklagiller, yeşil
yapraklı sebzeler ve kuruyemişler de iyi kalsiyum kaynaklarıdır.
Kalsiyum alımını ve kullanımını neler etkiler?
Yüksek protein
alımına dikkat etmelisiniz. Sağlıklı bireylerde önerilen günlük protein alımı 1
kg’dır çünkü diyetle yüksek protein alımı, idrarla kalsiyum atımını artırır. Bununla
birlikte proteinin artık ürünleri (üre, ürikasit) idrar ph’ını etkilerler. Bu
nedenle ph değeri yüksek, sodyum oranı düşük ve doğal mineralli su içmelisiniz.
Aşırı tuz alımı da kalsiyumun idrarla atımını arttırır. Bu nedenle yüksek
sodyum içeren yiyeceklerden uzak durmalısınız.
Alkollü içeceklerden
ve kafeinden uzak durmalısınız. Alkol kalsiyum emilimini engeller, kafein ise
idrarla kalsiyum atımını artırır. Ayrıca kafein ve alkol vücut suyunun
kaybedilmesine neden olur. Eğer alkol ve kafeinli içecekler tüketiyorsanız hem
vücut suyunuzu korumak hem de kalsiyum kaybınızı gidermek için PH değeri ve
kalsiyum düzeyi yüksek, doğal mineralli su tüketmenizde fayda var.
Kemik kitlenizi
korumak ve hatta arttırmak, yaşam boyu olduğu gibi bu dönemde özellikle önemli.
Sporu yaşamınızın bir parçası haline getirmeniz işte bu yüzden çok ama çok gerekli.
Egzersiz sırasında
ve sonrasında mineral kayıplarınızı gidermek ve oluşan asidik ortamı ortadan
kaldırmak için de önerimiz ph değeri yüksek doğal mineralli su.
İyilikle,
Diyetisyen Özlem Uyanık Ökesli
İyilikle,
Diyetisyen Özlem Uyanık Ökesli